Mehmet Akif Ersoy Batı Trakya’da anıldı
Türkiye’nin ulusal marşı olan İstiklal Marşı’nın yazarı Mehmet Akif Ersoy, Batı Trakya’da düzenlenen bir etkinlikle anıldı.
Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği (BTAYTD) organizatörlüğünde 18 Mart Cuma günü Gümülcine Türk Gençler Birliği’nde (GTGB) yazarı Mehmet Akif Ersoy’u anmak üzere bir etkinlik düzenlendi.
“Yüreklerdeki Akif” adı altında düzenlenen etkinliğe Türkiye’den konuşmacı olarak Edirne Trakya Üniversitesinden Doç. Dr. Bülent Yıldırım katıldı.
Etkinlik Gümülcine Türk Genç Birliği Eski Başkanı Dr. Koray Hasan’ın moderatörlüğünde, öğretmen Gülsüm Hüseyin’in sunumuyla İstiklal Marşı’nın yazarı Mehmet Akif Ersoy ve 18 Mart Çanakkale Şehitlerinin anısına bir dakikalık saygı duruşu ile başladı.
Etkinliğin açılış konuşmasını BTAYTD Başkanı Hüseyin Baltacı yaptı. Tüm katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasında başkan Baltacı, “Biz her zaman kurum olarak geçmişimize, tarihimize, kültürümüze sahip çıkıyoruz. Bunu da gelecek nesillere aktarmaya çalışıyoruz” dedi. Geçtiğimiz günlerde İskeçe’nin Horozlu köyünde tahrip edilen Türk mezarlığı konusuna da değinen Baltacı, yaşanan bu olayın bir an evvel düzeltilerek, gerekli mercilerden özür beklediklerini dile getirdi. “İstiklal Marşı yazarı Mehmet Akif Ersoy’un bu eseri, özgürlük, bağımsızlık ve direnişin en önemli eseridir. Tüm şehitlerimizi, rahmet ve minnetle anıyoruz” diyen Baltacı sözlerini Mehmet Akif Ersoy’un şu sözleriyle tamamladı:
“O şiir bir daha yazılamaz. Onu kimseye yazamaz. Onu ben de yazamam., Onur yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lazım. O şiir artık benim, değildir. O, milletin malıdır. Benim millete karşı en kıymetli hediyem budur. Allah bu millete bir daha ‘İstiklal Marşı’ yazdırmasın.”
“İSTİKLAL MARŞI TÜRK MİLLETİNİN RUHUDUR”
Daha sonra Türkiye’den konuşmacı olarak Edirne Trakya Üniversitesinden Doç. Dr. Bülent Yıldırım söz aldı. İstiklal Marşı’nın Türk milletinin ruhu olduğunu belirten Yıldırım, yazar Akif Ersoy’un şiiri hangi süreçlerden geçerek yazdığını anlattı. İlk başlarda İstiklal Marşı’nın para ödülü karşısında yazamayacağını, ancak yazar Hamdullah Suphi Tanrıöver’in ikna çabaları sonucunda bu teklifi kabul ettiğini ifade etti. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda da bu eserin İstiklal Marşı olarak kabul edildiğini kaydeden Yıldırım, Mehmet Akif Ersoy’un buradan kazandığı 500 lirayı da Dar’ül Mesai kurumuna bağışladığını belirtti. Mehmet Akif Ersoy bu eserinde Türk halkının hissettiklerini bir araya toplayarak adeta bir tercümanlık yaptığını ifade eden Yıldırım daha sonra Çanakkale Savaşlarını anlattı.
“MİLLİ MÜCADELE RUHU YENİDEN ÇANAKKALE’DE BAŞLADI”
18 Mart Çanakkale Deniz ve Kara Muharebeleri hakkında bilgiler veren Yıldırım, “Çanakkale Savaşları İngiliz ve Fransız gemilerinden oluşan itilaf donanmasının 19 Şubat 1915 Kumkale ve Seddülbahir tabyaların dövülmesiyle başladı. Düşmanın ilk taarruzları, daha çok Türk toplarının menzillerini öğrenmeyi amaçlayan gösteriş taarruzları şeklindeydi” diyerek savaşın zorlu koşullarını anlattı.
Çanakkale Savaşının sonuçları dünya tarihi için çok önemli olduğunu belirten Bülent Yıldırım, son olarak milli mücadele ruhunun yeniden Çanakkale’de başladığını sözlerine ekledi.
Gümülcine Türk Gençler Birliği’nin ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe, Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Murat Ömeroğlu, Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu Başkanı ve Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif, Dostluk Eşitlik Barış Partisi Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, Gümülcine Türk Gençler Birliği Başkanı Sedat Hasan, BTAYTD Başkanı Hüseyin Baltacı, Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği Başkanı Aydın Ahmet, BAKEŞ Başkanı Hüseyin Bostancı, Kozlukebir Belediyesi Ana Muhalefet Başkanı Erdem Hüseyin ve çok sayıda soydaş katıldı.
Etkinlik sonunda hep birlikte birer hatıra fotoğrafı çekildi.