İbrahim Şerif’ten Kadir Gecesi ve Ramazan Bayramı mesajı
Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif, Kadir Gecesi ve yaklaşan Ramazan Bayramı sebebiyle yazılı bir mesaj yayımladı.
Müftü İbrahim Şerif’in mesajı şöyle:
“Değerli Kardeşlerim,
27 Nisan Çarşamba’yı 28 Nisan Perşembe’ye bağlayan gece Kadir Gecesi’dir. 2 Mayıs Pazartesi günü ise Ramazan Bayramı’dır.
Ramazan Ayı’nın 27.gecesi İslâm Âlemi’nde “Kadir Gecesi” olarak bilinmekte ve kutlanmaktadır.
Kadir Gecesi, gecelerin en hayırlısı ve bereketlisidir. Bu gecenin değerli bir gece olduğu Kur’an-ı Kerim’de hususi bir sûre ile belirtilmiştir. Bu sûrede şöyle denilmektedir: “Şüphesiz O’nu (Kurân’ı) Kadir Gecesi’nde indirdik. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu sen ne bileceksin? Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede, Rab’lerinin izni ile her türlü iş için iner de iner. O gece tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.” (Kadir Sûresi)
Yukarıdaki ayetten de anlaşılacağı üzere insanlara mutlu olmanın yollarını gösteren, insanlığı aydınlığa kavuşturan kitabımız Kur’an-ı Kerim Ramazan Ayı’nda ve Kadir Gecesi’nde inmeye başlamıştır. Kur’an’ın bu gecede inmesi bu aya büyük şeref kazandırmış, bu ayı yüceltmiştir.
Kur’an’ın bu ayda inmesi, bu gecenin bin aydan hayırlı olması, Cenab-ı Allah’ın ezelde takdir ettiği şeylerden bir yıllık olanının görevli meleklere bu gecede bildirilmesi Kadir Gecesi’ni üstün kılan niteliklerdir. Büyük Melek Cebrail (a.s.)’ın diğer melekler ile bu gece yeryüzüne inmesi, Allah’a ibadet eden kulları selamlaması ve bu gecenin tan yeri ağarana kadar selamette olması ilâhi rahmetin bu gecede çok güzel bir tecellisidir. Peygamberimiz (s.a.v.) Ramazan Ayı’nın son on gününde her zamankinden daha fazla ibadet eder, aile fertlerini de ibadet konusunda uyarırdı. Çünkü O, Kadir Gecesi’nin son on gün içinde olabileceğini hadis-i şeriflerinde zikretmiş, Kadir Gecesi’nin yirmi yedinci gecesi olması konusunda ise âlimlerin çoğunluğu tarafından kabul görmüştür. Bu gece Kur’an-ı Kerim’in yeryüzüne inmesi nedeniyle bol bol Kur’an okunmalıdır. Çünkü Peygamberimiz “Kur’an okuyunuz. O, kıyamet gününde okuyana şefaatçi olarak gelir.” buyurmuştur. (Müslim, Misâfirîn, 252)
Hz. Aişe validemiz Peygamberimiz’e şöyle dedi: “Ey Allah’ın Rasûlü! Kadir Gecesi’ne rastlarsam nasıl dua edeyim?” O da “Allah’ım sen affedicisin, affetmeyi seversin, beni de affet.” diye dua buyurdu. (Tirmizî, Deavât, 85)
Değerli Kardeşlerim,
Mübarek Kadir Gecesi’nin ardından Ramazan Bayramı’nı da idrak etmek üzereyiz. Bayramların kişiler ve toplumlar üzerinde önemli bir yeri vardır. Toplumların kendilerine has toplu sevinç, mutluluk günleri vardır. Bu zamanlara bayram adı verilir. Geçmişten günümüze kadar bütün toplumların ve bir dine mensup olan insanların bayramları hep olagelmiştir. Bayram mutluluk günüdür.
Dinî bayramlar sosyal dayanışma ve kardeşlik duygularının zirveye çıktığı günlerdir. Çünkü dargınlar bayramda barışır, fakirlere zekât ve fitrelerle yardım edilir.
Bizim dinî bayramlarımız Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettiği zaman ortaya çıkmıştır. Cenab-ı Peygamber Medineli yerlilerin iki bayramına karşı Müslümanlara Cenab-ı Allah’ın daha hayırlı iki bayram verdiğini, bunların da Ramazan ve Kurban Bayramları olduğunu belirtmiştir.
Bayramlar mutlak ibadet günü olmadığı gibi sade eğlence günleri de değildir. Bu iki hususu bir araya toplayan günlerdir. Bu günleri sadece ibadet günü veya sadece eğlence günü anlamak yanlıştır. Meşru sınırlar içinde yapılan eğlenceler bayramların özünde mevcuttur.
İki yıldır korona virüs (Covid-19) salgını nedeniyle ramazan aylarını gerektiği şekilde yaşayamadık. Bu yıl teravih namazlarını coşkulu ve kalabalık cemaatlerle, iftar sofralarını da tekrar birlik, beraberlik ve kardeşlik duyguları içinde kutlamanın mutluluğunu ve huzurunu yaşıyoruz. Tüm bu ve benzeri güzelliklerin hayatımızda devamlı olması için henüz tamamen bitmemiş olan salgın hastalığa karşı tedbirlerimize devam etmenin yararlı olacağını hatırlatmak istiyorum.
Bu vesileyle Kadir Gecenizi ve ardından kutlayacağımız mübarek Ramazan Bayramınızı tebrik ediyor, Türk-İslâm Âlemi, Batı Trakya’nın dışında yaşayan soydaşlarımız ve Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı için hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ederim.”