Ana SayfaBatı Trakya HaberHaberler

“İLİKLERE İŞLEMİŞ BİR PARANOYA”

25/08/2022

Yunanistan’ın ulusal ve iktidardaki hükümet yanlısı yayın organı “To Vima” Gazetesi 21.08.2022, 08:00 tarihinde Athanasopoulos Angelos Al. (Αθανασόπουλος Άγγελος Αλ.) imzalı, Trakya Azınlık Okullarında Türk “Parmağı” (Τουρκικός «δάκτυλος» στα μειονοτικά σχολεία της Θράκης)https://www.tovima.gr/printed_post/tourkikos-daktylos-lfsta-meionotika-sxoleia-tis-thrakis/ başlığı altında dikkat çeken bir habere imza attı.

Gümülcine çoğunluk yerel bazı yayın organlarından alışık olduğumuz metot, bu defa ulusal ölçekte yayın yapan gazete de kendini gösterdi. İlgili ilgisiz kendisinin dahi hangi gerekçelerle olduğunu açıklamadığı kişilerin isimlerini gazete sayfasında aleni olarak yazmış. Her normal yaşamı suç kapsamına katma gayretinin  apaçık bir belgesi olarak karşımıza çıkıyor. Normal hayat içinde yapılan hareketleri, yasal çerçevede yapılan faaliyetleri suç işliyorlarmış gibi açıktan isimleri zikretmesi, bir yerlere suç duyurusu yapma girişimi olarak okunuyor.

Bu tarz yayın anlayışını biz burada yerelde sıkça görüyoruz ve neredeyse alıştık. Gazetecilik adı altında ilgili ilgisiz isimleri gazete sayfalarında bir hikaye anlatır gibi yaz, suç işliyorsak yargıya gidin diye de akıl verip yol göster.  Demokrasi … ! herhalde…!

To Vima Gazetesinin Batı Tarakya Müslüman Türk Azınlığı haberine konu olan  esinlenme nedeni her ne kadar bir kontenjan öğretmeni ise de, azınlığa da soyu belli olmayan bir azınlık elbisesi giydirme ile sonuçlanıyor. Gazetenin ilham kaynağı ise:

03-Ağustos-2022 Çarşamba günü Türkiye’nin Atina Büyükelçisi’nin Yunanistan Dış İşleri Bakanlığına Batı Trakya Azınlık Okullarında 2022-2023 eğitim yılında görev yapacak olan 16 kontenjan öğretmenlerinin listesini vermesi imiş. Bunların 13’ü Gümülcine (Komotini), 3’ü de İskeçe (Ksanthi)’ye  gidecekmiş. Şu hatırlatma da dile getirilmiş. İki ülkenin eski anlaşmasına göre bu rakam 35 eğitimciden oluşuyormuş.

Habere konu olan durum, mevcut uygulama ile 2019 yılında ilk defa gelen ve hareketleri Yunanlı yetkililer tarafından dikkat  çeken E. S. (Tam hüviyet bilgileri gazetenin arşivindedir) isimli eğitimci. Türkiye’nin Gümülcine  Başkonsolosluğu bağlantıları yanı sıra, Ankara’nın stratejik hedeflerini (Batı) Trakya Müslüman Azınlık  içinde yaşam alanı sağlaması gayreti içinde ve yoğun çaba sarf etmekte olduğu, yöneticilerin dikkatinden kaçmamış ve bir başka isim ile değiştirilmesi talep edilmiş. Ancak mezkûr şahıs Gümülcine (Komotini) Celal Bayar Azınlık Orta-Lise okuluna yerleştirilmiş.

Her ne kadar kendisi modern bir görünüm, batı yanlısı bir düşünce profili  çizme yönünde hareket etse de, eşinin sağlam dini inanç yapısına sahip olması ile gerçeğin farklı olduğu durumu gözler önüne seriliyor. Asıl dikkat çeken durum ise, kayın pederi Başkan Recep Tayyip ERDOĞAN’ın AK Partisinin esas üyelerinden olmasıdır. Matbaa sahibi olması ile de, matbaasında basılan birçok kitabın görevli olduğu okula gönderilmiş olmasıdır.

  1. S., son zamanlarda üst düzey aktif ve tahrikkâr müdahil olan Murat ÖMEROĞLU’nun idaresindeki konsolosluk ile okulun bağlantılarını sağlayan şahıs konumunda yer alıyor. Bu bağlantı onu azınlık içinde etkin bir hale gelmesini sağlıyor.

Onun bu faaliyetleri iktidarın politikalarını azınlık içinde hissettirme noktasında istihbarat yetkililerinin dikkatini çekiyor.

İlgili eğitimci, Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanlığı ile de yakından irtibatlı. Bu birimin başkanı ise Batı Trakya’lı Abdullah EREN. Bu gerçek de ayrıca dikkat çekiyor.

E.S.’nin Batı Trakya ile ilgili kitap yazma çalışması kapsamında azınlık bireyleri ile mülakatlar yaptığı, bölgedeki Türkiye politikaları hakkında Yunan Dilinde yazılmış Trakya Tehdit Altında kitabının tercüme faaliyetine de iştirak ettiği bilinmektedir.

Bu faaliyetler “hafif güç” kapsamında değerlendiriliyorsa, daha ileri boyutu olanları mevcut. Elde edilen bilgilere göre birkaç ay önce (Nisan 2022)  Edirne’de Rumeli ve Balkan Stratejik Araştırmaları Merkezi (RUBASAM) üyeleri ile görüşme gerçekleştirdi. Mezkûr merkez Yunanlı aleyhtarlığı ve aşırı milliyetçilik ile tanınıyor. Bununla beraber  Yunanistan aleyhine aşırı saldırgan kuruluşlarla da sıkı bir ilişki içinde. Özellikle Karadeniz Rumeli & Balkan Dernekleri Federasyonu (KARDEF), başkanı Salih MERİÇ ki, mevcut bilgilere göre istihbarat teşkilatlarıyla bağlantılı ve milliyetçilik görüşlerine sahip olması dikkate değer bir durum. Bir de, Mehmet Emin AHMET’in başkanı olduğu “İmam Hatip” Mezunları ve Mensupları Derneği (BİHLİMDER) ki. Türkiye Gümülcine Başkonsolosluğunun (derin dostu) sadık dostudur. Ayrınca, sınırlı bilgiler dahilinde var olan görüş, ilgili eğitimcinin Yunanistan aleyhine teröristvari söylemleri ile bilinen Sabah Gazetesi yazarı İbrahim KARAGÜL ile de yakın ilişkileri olduğudur.

Kontenjan eğitimcinin faaliyetleri başarılı ve yetenekli öğrencileri tespit etmek ve onların Türkiye Üniversitelerine girmelerini kolaylaştıracak materyali de Ankara yetkili şahıslarla birlikte sağlamaktır. Bu sayede Ankara merkezli siyaset hayat bulmuş olacak-oluyor. Bunlara paralel olarak önderlik yeteneğine, vasfına sahip eğitimcileri de keşfetme gibi bir ilgisi vardır.

Gazete son bölümde de İskeçe müftü seçimini gündemine taşımış ve diplomatik kaynakların aktardığına göre Gümülcine Türk Konsolosluğu Yunan Meclisi Müslüman Milletvekilleri ve konsolosluk sempatizanlarıyla da merhum müftü Ahmet METE’nin halefini belirleme çalışmaları devam ederken, bu girişim için belirlenen tarih 09 Eylül 2022 cuma günü olarak verilmiş ve halkın seçime iştiraki cuma ibadeti gerekçesi ile camilerde üst düzeyde sağlanmış olsun. Yunanistan Meclisi, Müftüler ve Müftülükler ile ilgili kanunu yasalaştırmasının ardından Gümülcine Türk Konsolosluğu girişimlerini yoğunlaştırdı ve bu konuda İskeçe Siriza Milletvekili Hüseyin ZEYBEK kendi partisini de rahatsız eden önemli hareketlerde bulunuyor.

Şu saate kadar bu satırlarda zikredilen bilgiler dahilinde, İskeçe  “sahte müftü” makamına dört aday ismi öne çıkıyor. Bu çerçevede İlter MEÇO, METE’nin çok yakın çevresinden olması, uç hedeflerin savunucusu, 2012 yılında ((ilk olarak “To Vima”nın yazdığına göre) METE’nin emri ile Rodos Adasına gönderilmişti. Diğer duyulan üç isim ise Mustafa TRAMPA, Mustafa KAMO ve Sedat KARADAYI.

Gazete görüşlerini böyle dile getiriyor. İstediği gibi dillendirebilir. Ancak göze batan bir durum ise, ısrarla soyu belli olmayan azınlık vurgusu yapıyor. Biz de en basit bilimsel, medeniyetin gereksinimi olan davranışın sonucu olarak ırkı belli olmayan bir toplum, neden soyu belli iktidarın politikalarını, stratejisini kabul edip kendini buna angaje etsin, kul-köle yapsın!!!. Böyle akıl dışı izahat bir toplumun fikir dünyasında yer buluyorsa, o toplumun idarecisinden bilim insanına kadar herkes hastalıklı bir düşüncenin tedavisine muhtaçtır.

Akıl şunu da gerektirmiyor mu? Şayet bir toplum bir iktidarın politikalarını, size göre, harfiyyen uyguluyorsa orada düşünmek gerekmiyor mu, neden acaba diye! Sizin mantık kuralınıza göre demek ki o azınlık o merkezin soyundan. Bunu niye söyleyemiyorsunuz! Hastalıklı zihniyet doğru olanı kabul edemez de ondan. Olur ama bu kadar da hastalık olamaz. Dedesinin, belki de babasının kanunen bu Azınlığın soyunun Batı Trakya Müslüman TÜRK Azınlığı olduğunu kanun maddelerine yazmış. Ben değil deden yazmış. Dedeni de mi inkâr ediyorsun! Dedesini inkâr edene ne denir varın siz karar verin.

Anlaşılamayan durum ise genel anlamada şu oluyor. Yasal çerçeve içinde çalışma yapan her ilgili şahsı sanki suç işliyormuş gibi bir dille aktarıyorlar. Kanunsuz faaliyetlerde bulunuyor düşüncesinin zeminini oluşturuyorlar. Hayatın tabii akışı içinde devam eden yaşam tarzını tehdikâr eylem olarak yansıtmaya çalışıyorlar. Açıktan isimleri zikrederek de, mevcut şahısları terörist kapsamına mı dahil etmek istiyorlar!

İstedikleri nedir anlaşılamıyor. Her normal hareketi provakatörist adım olarak gören zihniyet, kendilerinin beğendiği ve onlar gibi davranmamızı istedikleri şahsiyetleri de neden gazete sayfalarına yazarak bize açıktan örnek diye sunmuyorlar !!! kim bu onların gözünde mümtaz şahsiyet ve övülesi karakterler !!! Yazın onları da. Belki örnek alırız.! Neden yazamıyorsunuz?

Yazamazsınız. Örnek olarak vereceğiniz şahsiyetler Batı Trakya Müslüman Türk Toplumu içinde hiç bir övülecek meziyete sahip bulunmuyor da ondan. Takip edilecek ne fikirleri var ne de örnek alınacak davranışları. Bunu da biz size hatırlatalım. Onun için de hiç birini örnek olarak sunamıyorsunuz.

Son olarak, madem azınlık insanı başka başkentin -yine size göre- politikalarını harfiyyen uyguluyor, bunun sebebini düşünün ve buna etken olan durumları düzeltin. Kısacası azınlığın talep ettiği insani haklarını olduğu gibi azınlık insanına verin ve siz de bu paranoyak düşünceden kurtulun.

Bu sayede ırkı olmayan bir azınlık neden belli bir ırkın stratejisini benimsesin ! sorusunun cevabı da hayat bulmuş olur.

Selahattin KESİT

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu