Ana SayfaBatı Trakya HaberHaberler

“Ne Yeşil Ne Mavi İnadına Kırmızı!”

18/06/2023

Merkezi İstanbul’da olan ve Türkiye’deki Batı Trakya Türklerinin çatı kuruluşu olan Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği (BTTDD) Genel Merkezinden, 25 Haziran Pazar günü yapılacak genel seçimlerle ilgili yapılan açıklamada, “Azınlık insanına hiç saygı duymadığınız gibi ötekileştirerek yaşadıkları bu ülkeye aidiyet duygusu beslemelerinin önüne set çektiğiniz, için, ne YEŞİL ne de MAVİ inadına KIRMIZI diyoruz. Kim bilir bir sonrakine bir başka renk” denildi.

BTTDD’nin yayımladığı açıklama şöyle:

“Bir asırdır tebayı-sadıka olarak Yunanistan’da yaşayan Batı Trakya Türk Azınlığı’na yapılan baskının kısacası zulmün sonu ne zaman gelecek? Seçim sürecinde hep bildiğimiz ancak siyasetin üst perdesinden yapılan itiraf niteliğindeki açıklamalarla artık emin olduğumuz ötekileştirme ve güvensizlik politikalarını, azınlık olarak reddediyoruz ve bize reva görülen bu siyasi anlayışı şiddetle kınıyoruz. Demokratik bir AB ülkesinde insan hak ve hürriyetlerinin bu denli ayaklar altına alındığına bugüne kadar hiç tanıklık etmedik. Umarız bu duruma bir son verilir. Verilinceye kadar azınlığın yaşadığı vilayetleri Yunanistan’da genel kabulün dışındaki bir renge boyayarak farkındalık yaratacağız.

Bakınız neden inadına KIRMIZI:

-Öncelikle demokrasinin bir gereği olan meclisteki temsiliyetimizin önüne %3’lük ülke barajı barikatını koyduğunuz ve haklarımızın gaspını mecliste özgürce haykırmamıza fırsat vermediğiniz için,

-Siyasi partilere alacağınız azınlık mensubu adayları, istihbarat raporlarına göre ve tüm siyasi partilerin müşterek kararı ile belirlediğiniz için,

-Siyasi partilerden milletvekili seçilmiş azınlık vekillerinin önüne sürekli parti tüzüğünü koyarak, grup kararları alarak bırakın fikirlerini söylemeyi, azınlık aleyhine çıkarılacak yasalara veya alınacak kararlara itiraz hakkını dahi ellerinden aldığınız için,

-Vatandaşlık görevlerini harfiyen yerine getiren Yunan vatandaşlarından müteşekkil bir azınlığı, milli güvenlik meselesi olarak gördüğünüz ve güya teoride azınlığa seçme ve seçilme hakkı verip pratikte susturduğunuz için,

-Hatta size oy vermedi diye siyasi nüfuzunuzu kullanarak köylerine kadar giderek, insanlarımızı azarladığınız, hür iradelerine saygısızlık yaparak tercihlerini ipotek altına almaya çalıştığınız için,

-Bize benzeyip de bizden olmayan, dün söylediğini bugün siyasi rant için yalayan devşirme milletvekili adayına, azınlık üzerinde kurguladığınız planların savunmasını yaptırdığınız, azınlığın kimliğine, değerlerine, mahremiyetine ve tarihine küfrettirdiğiniz için,

-Yine bu devşirme vekile inanç özerkliğimize ve hürriyetimize bakmaksızın ‘’240 İmam Yasası’’ gibi bir garabet yasayı onaylatıp savundurduğunuz için,

-Azınlık kurumlarının başkan ve yöneticilerinin sürekli telefonlarını dinlediğiniz ve kendilerini sürekli polis, yargı ve vergi dairesi üçgeni ile yıldırmaya ve ürkütmeye çalıştığınız için,

-Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu mesajlarını önceden okuyup toplantı alanlarına istihbaratı konuşlandırdığınız, hak arama mücadelesi dışında bir dertleri olmayan bu insanlara anarşist muamelesi yaptığınız için,

-Ortada hiçbir sorun yok iken 1983 yılına kadar tanıdığınız TÜRK kimliğini, KKTC’nin ilanının hemen akabinde abuk sabuk bahaneler ileri sürerek zorbalıkla ortadan kaldırıp silmeye çalıştığınız için,

-Mütekabiliyet esasına göre karşılıklı bırakılmış iki azınlığın birini dini diğerini etnik olarak tanımlama zırvalığını ve komikliğini utanmadan, sıkılmadan devam ettirdiğiniz için,

-Etnik kimliğimizin her taraftan silinmesi için tarihi kurumlarımızı cunta yöntemleriyle kapattığınız ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince suçlu bulunmanıza rağmen tarihi derneklerimizin haklarını iade etmediğiniz için,

-Yeni kurulan sivil toplum kuruluşlarımızın isimlerinde ‘’Türk’’ geçmemesine rağmen azınlığın varlığını çağrıştıran isimler sebebiyle kurulmalarına müsaade etmediğiniz ve kurulanlara da sürekli kapatma davaları açtığınız için,

-Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığının seçmiş olduğu Müftüyü tanımadığınız gibi toplum nezdinde küçük düşürebilmek ve hedef gösterebilmek adına hakaret ettiğiniz ve yine yıldırmak adına sürekli yargıladığınız için,

-Başka bir dinin mensubu olmanıza rağmen zorla başka bir dinin müftüsünü ve 240 imam adı altında din görevlilerini seçtiğiniz ve seçtiklerinizi azınlık insanına dayattığınız için,

-İbadethanelerimizdeki minare boyundan, camilerimizin tadilatına kadar çıkardığınız sayısız zorluğa ve engele bir son vermediğiniz için,

-Atalarımızın bin bir zorluklarla biriktirip bizlere bıraktığı vakıflarımızı işgal altında tutarak, azınlığın istifade etmesine engel olduğunuz, hatta envanterini bile bizden sakladığınız, bazı taşınmazlarımızı haraç mezat sattığınız ve bazılarını istimlak ettiğiniz için,

-Batı Trakya Türk Azınlığının yaşadığı bölgeyi bilerek ve isteyerek hem Yunanistan’ın hem de AB’nin en fakir bölgesi yaptığınız, gençlerimizi göçe zorladığınız ve demografik yapıyı değiştirdiğiniz için,

-Üniversite, sanayi bölgesi kuracağız gibi planlarla çok büyük bir bölümü tarımla iştigal eden insanlarımızın elinde ki arazilerini istimlak edip, onları topraksız bıraktığınız ve sonrada bu arazilerin küçük bir kısmını amacına uygun kullanıp, kalanını atıl bıraktığınız için,

-Yıllarca insanlarımıza traktör ehliyetini bile çok gördüğünüz, evlerine tadilat izni vermediğiniz için,

-Yine yıllarca insanlarımızı dağlı ve ovalı diye sınırlarla ayırdığınız, uyduruk sınırlara polis barikatları kurduğunuz ve insanların birbiriyle bağ kurmasına engel olduğunuz için,

-Eğitim özerkliğimize bakmaksızın ekonomik kriz bahanesiyle azınlık okullarını bir bir kapattığınız için,

-Türkiye mezunu öğretmenlerimize sırf azınlık okullarının eğitim kalitesini düşürmek maksadıyla azınlık okullarında çalışmalarına engel olduğunuz için,

-Yetersiz Yunanca öğretmenlerini kasten azınlık okullarına tayin edip azınlık okullarında eğitim yetersiz kara propagandasını yaptığınız için,

-Çift dilli olan azınlık okullarına hazırlık yapacak anaokullarının azınlık eğitim sistemi içinde çift dilli olarak açılmasına izin vermediğiniz ve devlet anaokullarına çocuklarımızı zorladığınız için,

-Anaokulundan mezun olan çocuklarımızın velilerini ayrı ayrı okula davet edip, çocuğunuz çok zeki sakın azınlık okullarında harcamayın dediğiniz, devlet okullarına insanlarımızı sinsice teşvik ettiğiniz ve azınlık okullarındaki çocuk sayısını kurnazca azalttığınız için,

-Bir gün olsun eline bir taş alıp isyan etmemiş bu uysal azınlık insanlarını kamuoyunuzda sürekli bir tehlike unsuru olarak gösterdiğiniz ve ısrarla göstermeye devam ettiğiniz için,

Kısacası azınlık insanına hiç saygı duymadığınız gibi ötekileştirerek yaşadıkları bu ülkeye aidiyet duygusu beslemelerinin önüne set çektiğiniz, ileri gelenlerini faşizan gazeteciler vasıtasıyla kamuoyunda terörist veya Ankara’nın maşasıymış gibi göstererek hedef tahtasına oturttuğunuz için, ne YEŞİL ne de MAVİ inadına KIRMIZI diyoruz. Kim bilir bir sonrakine bir başka renk. Ama kesinlikle genel kabul görmeyen bir renk. Amaç farkındalık ve sorunlarımıza dikkat çekmek. Suçluyu başka yerde aramayın. Aynaya bakmanız yeterli. Azınlık insanının profili çoktan değişti sadece siz farkında değilsiniz. Binlerce eğitimli insanı ve entelektüeli var. Bu sorunlar yaşandıkça farkındalık yaratmaya devam edeceğiz. Bu böyle biline!”

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu