Papadopulu: “Filistin sorununun geçmişine de bakılmalı”
Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandra Papadopulu, Filistin’de bugün yaşanan krizin yeni bir durum olmadığını, öncesine de bakılması gerektiğini duyurdu.
Papadopulu, “Uluslararası ve Bölgesel Bilinmezliğe Karşı Yunan Dış Politikası” başlıklı panelde yaptığı konuşmada, son bir ayda Orta Doğu’da yaşananlar için “Hiç yoktan ortaya çıkmadılar” dedi.
Papadopulu, son bir ayda Filistin sorununda yaşanan gelişmelerin dünyanın geri kalanından ayrı değerlendirilemeyeceğini ifade etti.
Gazze’nin uzun zamandır kaynayan bir kazan olduğuna işaret eden Papadopulu, “Bu, 7 Ekim’de olanları kesinlikle haklı çıkarmaz ama Orta Doğu’daki durumu gelişmeler çerçevesinde, gerçekleştirilmeyen hayaller ve beklentiler çerçevesinde görmeliyiz” dedi.
“Bu bölgede bulunan büyük güvensizlik ve tehlikeler tekrar gün yüzüne çıktı”
Papadopulu, Orta Doğu’daki tüm sorunların İsrail ile Arap dünyasının yakınlaşması ile çözüleceğine inanan bir görüşün olduğunu belirterek “Tabii ki Orta Doğu’daki sorunların çözümü bu yakınlaşmadan geçer ancak Filistin sorunu bir süreçtir. Bu bölgede bulunan büyük güvensizlik ve tehlikeler tekrar gün yüzüne çıktı” diye konuştu.
Orta Doğu’daki gelişmelerin Türk-Yunan diyaloğunu olumsuz etkileyebileceğine ilişkin birçok analiz okuduğunu belirten Papadopulu, bu değerlendirmelere katılmadığını belirtti.
Papadopulu, “Hem Yunanistan hem de Türkiye’nin farklı yaklaşımları, farklı hedefleri ve farklı dünya görüşlerinden bağımsız olarak ortak çıkarları var. Patlama yaşanan bir bölgede yaşayamazlar ve şu an Orta Doğu’da yaşanan patlama her iki tarafı da ilgilendiriyor. Dolayısıyla her iki taraf olarak da bu krizin genişlememesinde fayda görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in aralıkta Selanik’te yapacakları görüşme ve bu kapsamda düzenlenecek Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi (YDİK) toplantısında her iki ülke bakanlarının görüşüp ortak sorunlar hakkında konuşma fırsatı bulacağına işaret eden Papadopulu; göç, iklim krizi, doğal afetler gibi üzerinde işbirliği yapılacak birçok konu olduğunu söyledi.
Papadopulu, Orta Doğu’daki krizin ardından İsrail’in tüm enerji kaynakları ihracatını durdurduğunu belirterek krizin Güneydoğu Akdeniz’de enerji alanındaki işbirliği perspektifleri için de engel teşkil ettiğini kaydetti.