“Bir mezar taşı, Azınlık olarak etnik kimliğimizi yansıtır”
Batı Trakya’da çok nadir mesleklerden biri olan ‘ER TÜRBE’ adı altında mezar taşı ve türbe imalatı sektöründe müşterilerine en iyi hizmeti sunan Ballahor köyünden Erhan Dallı, bu sektördeki gelişmeleri ÜLKÜ’ye anlattı.
İslam dininde vefat eden kişi için mezar taşının büyük anlam ifade ettiğine dikkat çeken Dallı, “Bir mezar taşı, Azınlık olarak bir etnik kimliğimizdir. O mezar taşına yazılan kelimeler bizim öldükten sonra bile gelecek nesillere aktarılmak üzere, kimliğimizi yansıtır ve yaşatır” diye konuştu.
Bu mesleğe ilk adımı 2000 yılında attığını söyleyen Erhan Dallı, kendisi açısından ekonomik bir kriz olmadığını, ancak şimdiki gençliğin daha çok eğlenceye dönük bir yaşam hayatı benimsedikleri için, aileler arasında bu krizin daha da derinleştiğini belirtti.
Mezar taşı imalatının yanı sıra, kabir imalatı ve kabir bakımı hizmetlerini de sunduğunu anlatan Dallı, “Örneğin 10 yıl önce yapılmış bir kabrin gerçekten yeniden bir bakıma ihtiyacı vardır. Ben de mesleğim gereği buna benzer yeni bir kabrin gerek yeniden yapımı gerekse bakımı konuları hususunda her türlü hizmeti müşterilerime en iyi şekilde sunmaya çalışıyorum. Ayrıca bana bu mesleğimde hiçbir desteğini esirmeyen aile üyelerime sonsuz teşekkür etmek istiyorum” dedi.
İşte Erhan Dallı’nın sorulara verdiği yanıtlar.
ÜLKÜ: İlk olarak bu mesleğe nasıl başladınız, hangi koşullar sizin bu mesleği yapmanıza vesile oldu, bu konulardan biraz bahseder misiniz?
ERHAN DALLI: Öncelikle askerlik öncesi farklı işlerde çalıştım. Askerlik görevimi tamamladıktan sonra bu işe ilk adımımı attım. Bu konuda herhangi bir fikrim yoktu, birden bu işe giriş yaptım. Ayrıca bu işe bir aile yakınımın da tavsiyesi üzerine başladığımı söyleyebilirim.
ÜLKÜ: Mesleğinizde hedef kitle olarak kimler var, daha çok sizleri kimler tercih ediyor ve her vefat eden yakını mezar taşı yaptırıyor mu?
“EN ZOR MÜŞTERİ, MEMNUN EDİLEMEYECEK MÜŞTERİDİR”
ERHAN DALLI: Öncelikle şunu söylemek istiyorum; Benim işim mermercilik değil. Benim işim mezar taşı, türbe ve kabir imalatı işidir. Sorduğunuz soruya gelince, içinde bulunduğum mesleğimi en zor müşteri kitlesi olarak görüyorum. Dolayısıyla en zor müşteri, memnun edilemeyecek müşteridir. Müşterilerimin beklenti ve isteklerini çok iyi analiz etmek gerekir. Böylece müşterilerimin istekleri doğrultusunda, bir iş yada eser ortaya koymak zorunda olduğumu biliyor ve bu doğrultuda çalışmalarımı büyük bir titizlikle yerine getirmeye çalışıyorum. Bu arada bizlere müşterimizin verdiği bir siparişi anında bilgisayarımızda tasarlayarak bir ön izlemesini sunma imkanına sahip olduğumuzu da ayrıca belirtmek istiyorum.
ÜLKÜ: Batı Trakya Türk Azınlık insanının mezar taşı yada tür konularına yaklaşımlarını nasıl buluyorsunuz, bu konudaki hassasiyetlerini değerlendirir misiniz?
“BİR MEZAR TAŞI, AZINLIK OLARAK BİR ETNİK KİMLİĞİMİZDİR”
ERHAN DALLI: Öncelikle Batı Trakya Türk Azınlığında yaşayan soydaşlarımızın bu konudaki hassasiyetlerini çok uygun ve yerinde buluyorum. “Her nefis ölümü tadacaktır” sözünü biz insanoğlu asla aklımızdan çıkarmamamız gerekir. Dolayısıyla biz Azınlıkta yaşayan vatandaşlar olarak da bunun daha da çok bilinci içinde olmalıyız. Bir mezar taşı, Azınlık olarak bir etnik kimliğimizdir. O mezar taşına yazılan kelimeler bizim öldükten sonra bile gelecek nesillere aktarılmak üzere, kimliğimizi yansıtır ve yaşatır.
ÜLKÜ: Mesleğiniz içinde yer alan bazı ayrıntılardan, özellikle mermer üzerine yazdığınız yazı ve diğer şekilleri nasıl yapıyorsunuz, bu ayrıntılardan biraz bahseder misiniz?
“MERMER ÜZERİNE MÜŞTERİMİZİN İSTEĞİNE GÖRE HER TÜRLÜ YAZI SANATLARINI KULLANARAK BUNU YANSITIYORUM”
ERHAN DALLI: Bu sektörde uzun yıllardan beri müşterilerime en iyi hizmeti sunmaya çalışıyorum. Dolayısıyla bu alanda gelişen teknolojileri de en iyi şekilde kullandığımı düşünüyorum. Bunun için yıllar önce yurt dışında üç aylık eğitim almıştım. İşletmemde şu anda en iyi seviyede CNC ve Dizayn programlarını kullanıyorum. Şu anda mermer üzerine müşterimizin isteğine göre her türlü yazı sanatlarını kullanarak bunu yansıtıyorum. Aynı şekilde her türlü şekil ve figürleri de mermer üzerine işleyebiliyorum.
ÜLKÜ: Malum ekonomik kriz bir çok iş sahasını etkilediği gibi sizleri de etkilediğini tahmin ediyorum, siz yaptığınız mesleğiniz gereği bu krizin neresindesiniz, ekonomik durumları nasıl değerlendiriyorsunuz?
“GENÇLER HAYATA BİR BAŞKA BAKIYOR, GÜNLÜK YAŞAMAYA ÇALIŞIYOR”
ERHAN DALLI: Kendi açımdan bir gerçeği söylemek gerekirse ekonomik kriz şahsımı etkilemedi. Sektörüm bir eğlence, bir giyim, bir yiyecek v.s. sektörü değil. Hizmet sunduğum sektör, insanlarımızın temel ihtiyaç duyduğu bir sektördür. Ama böyle de bir krizin olduğu olmadığı gerçeğini görmezden gelemeyiz. Eskiler çok daha iyi bilir. Eskiden aile içinde bir nizam ve kurallar bütünü vardı. Küçük büyüğe daha çok saygı gösterir, büyük de büyüklüğünü gösterir ve gerekeni yapardı. Ama ne yazık ki son yıllarda bunun böyle olmadığını görmekteyiz. Gençler hayata bir başka bakıyor, günlük yaşamaya çalışıyor. Daha çok eğlence merkezli bir hayat tercihleri var. Halbuki bunun böyle olmaması gerekir. Her şeyin ekonomik temelde olduğu noktasından hareket ederek, hayatımızın yaşanan gerçeklerinden asla uzaklaşmamamız gerekir. Bu gerçeklikten uzaklaştığımız takdirde özellikle Azınlık olarak başta öz kimliğimiz olmak üzere, her şeyimizi kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabiliriz. Onun için her zaman çok dikkatli olmamız gerekir.
ÜLKÜ: Bu arada sizlerin fanatik bir Fenerbahçe taraftarı aynı zamanda Batı Trakya Fenerbahçeliler Derneği yönetim kurulu üyesi olduğunuzu bilerek şu soruyu sormak istiyorum; dernek hakkında açılan kapatma davasını nasıl buluyorsunuz, buna ilişkin görüşleriniz nelerdir?
“BİR SPOR VE BİR TARAFTAR DERNEĞİZ”
Küçük yaşlardan beri koyu bir Fenerbahçe taraftarıyım. Derneğimizin Batı Trakya’da kurulacağını duyunca hemen ben de bu konuda kurucu üye başvurusunda bulundum. Şu anda hali hazırda da derneğin yönetim kurulu üyesiyim. Kapatma davasına gelince, şu anda hukuki süreci devam eden bir konu hakkında bir şey söylemek uygun değildir. Sadece şunu söyleyebilirim; Bizler Yunanistan kanunları çerçevesinde kurulan bir derneğiz. Bir spor ve bir taraftar derneğiz. Bizler kanunların dışına çıktığımızı asla zannetmiyorum.
ÜLKÜ: Son olarak gazetemiz aracılığıyla bölge halkımıza neler söylemek istersiniz, hangi mesajı vermek istersiniz?
“AZINLIK İNSANI OLARAK, HARCAMALARIMIZA DAHA ÇOK DİKKAT ETMELİYİZ”
Ekonomik krizi görmezden gelemeyiz. Az önce söylediğim gibi önümüzdeki dönemde daha da çok ama çok dikkatli olmalıyız. Daha da zor günler bizleri bekliyor olabilir. Özellikle biz birer Azınlık insanı olarak, harcamalarımıza daha çok dikkat etmeliyiz, özellikle gençlerimiz kendi kimliğini asla unutmadan hareket etmeli ve belki biraz bana kızabilirler ama eğlenmelerine de biraz olsun kısıtlamalar getirmelidir diye düşünüyorum.