İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa’dan Mevlid Kandili mesajı
İskeçe Müftüsü Mustafa Trampa yaklaşan Mevlid Kandili sebebiyle bir mesaj yayımladı.
Müftü Mustafa Trampa’nın mesajı şöyle:
“Değerli Müslüman Türk Kardeşlerim,
Bu gece, (14 / 15 Eylül 2024 Cumartesi’yi Pazar’a bağlayan gece), Peygamber Efendimiz Hazret-i Muhammed Mustafa (s.a.s)’in dünyayı şereflendirdiği Mevlid-i Nebi’nin yıl dönümünü idrak ediyoruz. Bizlere ümmet-i Muhammed olma bahtiyarlığını lütfeden Rabbimize hamd-ü senalar olsun. İnsanlığa rahmet ve hidayet vesilesi olan Peygamberimize, âline ve ashabına salât ve selâm olsun.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (s.a.s.)’in doğduğu gece, insanlığın kurtuluşu için çok hayırlı ve mübarek bir başlangıçtır. Bir fazilet güneşi ve hidâyet meşalesi olan sevgili peygamberimizin gönderilişi, Yüce Allah’ın bütün insanlara en büyük nimetlerinden birisidir.
Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) hak ve hakikate şahit, iyilik yolunda müjdeleyici, batıla karşı da uyarıcıdır. Kur’an-ı Kerim’i ümmetine tebliğ eden, açıklayan ve bizzat yaşayarak öğreten O’dur. İnsanlığı huzura, barışa, adalete davet eden O’dur.
Yüce Allah, Resûl-i Ekrem Efendimizi şöyle tanıtıyor: “Ey Peygamber! Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı; Allah’ın izniyle kendi yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik.” (Ahzâb, 45-46).
“Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim” buyuran Peygamberimizin, gerçekten güzel ahlâkla yoğrulmuş hayat tecrübesini tanımaya, O’ndan yararlanmaya her zaman olduğu gibi bugün de çok muhtacız. Allah’a iman edip O’nun rızasını arayan, her iki dünyada da aziz ve mutlu olmak isteyenler için “üsve-i hasene” yani en güzel örnek Muhammed Mustafa (s.a.s)’dir. Rabbimiz bunu şöyle beyan buyurur: “İçinizden Allah’ın lütfuna ve âhiret gününe umut bağlayanlar, Allah’ı çokça ananlar için hiç şüphe yok ki, Resûlullah’ta güzel bir örneklik vardır.” (Ahzâb, 21).
Bu güzide örneği izleyerek onun terbiyesinde yetişen ashâb-ı kiram, iman ve adaletin, ilim ve hikmetin, cesaret ve merhametin timsali olmuştur. Onun inşa ettiği İslam toplumunun her bir ferdi, cahiliyenin karanlığını arkasında bırakarak yücelmiş, gittiği her yere vahyin huzur ve güven mesajını taşımıştır.
Değerli Müslümanlar!
Allah Resûlü (s.a.s) kendisine risalet görevi verilmeden önce de nezih bir gençlik dönemi geçirmiştir. Çevresinde “Muhammedü’l-emîn” yani “Güvenilir Muhammed” lakabıyla tanınan Peygamberimize, ilk inananlar da gençlerdir. Onun dürüst, erdemli, insaflı ve adaletli kişiliği, gençlerin en büyük güvencesi olmuştur. Genç sahabelere kâmil bir iman, salih bir amel ve güzel bir ahlakla yaşamayı öğreten Peygamberimiz, onları insanlığın ufkunda parıldayan birer rol model olarak yetiştirmiştir. Böylesine yüce ve üstün ahlâklı bir peygamberin ümmetiyiz. Kur’an-ı Kerim’de şöyle Rabbim şöyle buyurmaktadır:
“Şüphesiz sen, büyük bir ahlâka sahipsindir.” (Kalem, 4).
“Peygamber size neyi getirmiş ve size neyi emretmişse onu alın (yapın); neyi yasaklamış ise ondan sakının.” (Haşr, 7.)
Peygamberimiz (s.a.s.) hayatın her safhasında örnek alınacak model bir şahsiyet olduğunu unutmayalım. Çünkü O, hayatı bütünüyle mükemmel bir şekilde yaşamıştır. Çünkü O, Kur’an-ı Kerim’i tam anlamıyla pratik hayata geçirmiş olup, hayatı Kur’an ahlâkıydı. Bu nedenle çağımızda insanlığın düştüğü ruhi bunalımlardan, manevi hastalıklardan, zulüm ve haksızlıklardan, savaşlardan kurtulmak, insanca bir hayata; huzura, sevgiye, kardeşliğe, dünya barışına kavuşmak için O’nun sünnetini yaşamaya, örnek yaşantısını hayata hakim kılmaya muhtaçtır.
Muhterem Kardeşlerim,
Gençleri anlama ve onları geleceğe hazırlama konusunda da Peygamberimiz bizler için eşsiz bir örnektir. O, gençlere daima güvenmiş, sorumluluk vermiş, fikirlerini dinlemiş, hatalarını incitmeden düzeltmiştir O halde Sevgili Peygamberimizi iyi tanıyalım. O’nun hayatını, örnek yaşayışını, üstün ahlâkını, güzel öğütlerini alıp hayatımıza uygulayalım. Çocuklarımıza küçük yaştan itibaren Peygamberimizi öğretelim. Çocuklarımızı sahip olduğumuz milli ve dini hasletlerle donatalım. Bunu da çocuklarınızı Müftülüğümüz bünyesinde faaliyet gösteren Kur’an Kurslara göndermekle mümkün olacaktır.
Geçtiğimiz günlerde 2024 – 2025 yeni öğretim yılı başladı. Ne yazık ki Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’nın bel kemiğini oluşturan eğitim sorunumuz çözüme kavuşacağı yerde daha da kötü duruma getirilmektedir. Örneğin; Azınlık ortaokul ve liselerimizde keyfi olarak müdürlerin değiştirilmesi, her yıl öğrenci azlığı gerekçesiyle azınlık okullarımızın kapanması bunlardan bazılarıdır. Diğer taraftan bazı çevreler daha anaokullarından maalesef anne babaları “sizin çocuğunuz çok zekidir, onu azınlık okuluna yazdırıp geleceğini karartmayın” algısıyla kandırıyorlar ve bu yüzden de her geçen sene azınlık okullarındaki öğrenci sayısı azalıyor. Çocuklarımıza sahip çıkmak istiyorsak bize söylenen bu tür algılara kanmayalım, azınlık okullarımıza sahip çıkalım. Çocuklarımızın azınlık okullarına gitmesi, bunun yanında da Kur’an kursu eğitimi görmesi son derece önemlidir. Çocuklarımızı kimin eline teslim ettiğimize ve okullarda ne öğretildiğine dikkat etmeliyiz. Bizi biz yapan değerlerimize her zaman sahip çıkmalıyız. Yarınların daha güzel olması için, çocuklarımızın her açıdan daha donanımlı yetiştirmeli ve kendi benliğimizi kaybetmememiz için bu hassasiyeti hep beraber göstermeliyiz. Gördüğümüz eğitimin, bütün hayatımızı şekillendirecek bir öneme sahip olduğunu göz ardı etmemeliyiz. Her şeyi yaratıp sınırsız bir bilgiye sahip olan yüce Allah’ın rızasına ulaştıracak bilgiye sahip olmak için gece gündüz çalışmalıyız. Bu vesileyle yeni eğitim – öğretim yılı hayırlı olsun.
Değerli Kardeşlerim,
Mesajıma son verirken son dönemde başta Anavatanımız Türkiye’de, Filistin – Gazze’de, Refah’ta şehit düşen bütün din kardeşlerimize Allah rahmet eylesin, makamları âli, mekânları cennet olsun. Bu duygu ve düşüncelerle Peygamberimizin veladetini tebrik eder, Yüce Mevlâ’dan onun gibi bir hayat sürdürmeyi ve cennette buluşmayı niyâz ederim.”