Tayinli müftü naiplerinin neden olduğu provokasyon girişimiyle ilgili soruşturma başlatıldı
Batı Trakya’da tayinli müftü naiplerinin 11 Ekim tarihinde İskeçe Çınar Camii’nde gerçekleştirdiği provokasyon girişimine cemaat ve azınlık kurum yöneticilerinin karşı çıkmasıyla ilgili olay hakkında Yunan makamları tarafından soruşturma başlatıldı.
Vatandaşı Koruma Bakan Yardımcısı Andreas Nikolakopulos, 30 Ekim Çarşamba günü Parlamentoda yapılan oturumda, konuya ilişkin NİKİ Partisi Milletvekili Nikos Papadopulos’un sorusuna yanıt verdi. Nikolakopulos, İskeçe’de yaşanan bu olayla ilgili İskeçe Emniyetinin resen soruşturma başlattığını ve gerekli tüm bilgilerin savcılığa sunulduğunu belirtti.
NİKİ Partisi Milletvekili Papadopulos, geçtiğimiz günlerde İskeçe’deki Çınar Camii’nde yaşanan olay hakkında Vatandaşı Koruma Bakanlığına bir soru önergesi sunmuş ve konuya ilişkin hükümetin bir girişimde bulunup bulunmayacağını sormuştu.
Nikolakopulos olayla ilgili yaptığı açıklamada, Vantandaşı Koruma Bakanlığının tüm birimlerinde kamu düzenini korumak ve suçla mücadele etmek için titiz bir çalışma yürütüldüğünü savundu. Ayrıca Bakanlığın, Yunanistan’da bulunan dini toplulukların huzur içinde yaşamasına büyük önem verdiği iddiasında bulunarak, Yunanistan Emniyet Teşkilatının gereken tüm yasal işlemleri yerine getirdiğini söyledi.
İskeçe Emniyetinin olayla ilgili Gümülcine, İskeçe ve Dimetoka tayinli müftülükleriyle iletişime geçtiğini belirten Bakan Yardımcısı Nikolakopulos, tayinli müftü naiplerinin Emniyetten herhangi bir müdahalede bulunulmasını istemediklerini ancak İskeçe Emniyetinin “dini toplantıları bozma” suçunu içeren ceza kanununun 200. maddesi kapsamında resen soruşturma başlattığını ve elde edilen tüm bilgilerin savcılığa sunulduğunu dile getirdi.
Bakan Yardımcısı Nikolakopoulos, bu olay vesilesiyle devletin kamu düzenini korumak ve dini inançlara saygısızlık gösteren tüm eylemlere karşı kararlı duruşunu bir kez daha ortaya koyduğunu ileri sürerek, Emniyet birimlerinin ulusal güvenlik kapsamındaki tüm konuları sürekli ve hassasiyetle takip ettiğini, sadece bu yıl içinde benzer olaylara dair 6 dava açıldığını ve dosyaların yargıya sevk edildiğini belirtti.
Nikolakopulos, “Yunan devleti, kimsenin dini inancına saygısızlık yapılmasına müsamaha göstermez ve ülkede herkesin inancını özgürce yerine getirmesini sağlar.” ifadelerini kullandı.