ABTTF, AB Komisyonu’nun 2025 Hukukun Üstünlüğü Raporu’na yazılı katkıda bulundu
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Avrupa Birliği (AB) Komisyonu’nun 2025 Hukukun Üstünlüğü Raporu’na dair hazırladığı yazılı katkısını AB Komisyonu’na iletti. 2025 Hukukun Üstünlüğü Raporu için AB Komisyonu’nun başlattığı AB Üye Devletlerindeki sivil toplum kuruluşları ve diğer paydaşlara açık olan çevrim içi danışma sürecine katılan ABTTF, hazırlanacak Yunanistan ülke raporuna katkı sağlamak amacıyla Batı Trakya Türk toplumunun sorunlarını ve maruz kaldığı hak ihlallerini aktardı.
Yazılı katkısında ABTTF, Yunanistan’ın Batı Trakya Türk toplumunun varlığını ve Türk etnik kimliğini inkar ettiğinin altını çizerek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Bekir Usta ve Diğerleri Dava Grubu ile ilgili aleyhindeki kararları 17 yıldır ısrarla uygulamadığını ve Türk toplumunun örgütlenme özgürlüğünü ihlal ettiğini kaydetti.
Rodop Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28 Mayıs 2024 tarihinde “Batı Trakya Fenerbahçeliler Kültür ve Spor Derneği” ismi ile 2022’de Gümülcine’de kurulan taraftar derneğinin kapatılmasına ve tescilinin iptaline karar verdiğini not eden ABTTF, tüzük dışına çıkmamış bu derneğin kapatılmasının Batı Trakya Türk toplumunun hak ve özgürlüklerinin devlet eliyle gasp edilmesine yeni bir örnek olduğu ifade edildi.
Batı Trakya Türk toplumunun 1923 Lozan Antlaşması ile eğitim özerkliğine sahip olmasına rağmen bölgedeki özerk statüye sahip Türk ilkokullarının her yıl birer birer kapatılması nedeniyle sayılarının yıllar içerisinde azaldığını belirten ABTTF, 2024-2025 eğitim ve öğretim yılında 4 Türk ilkokulunun daha kapatıldığını ve 2011 yılında 188 olan Türk ilkokulu sayısının bugün 86’ya düştüğünü ifade etti.
ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun talebine rağmen bölgede iki dilli Türk azınlık anaokulu bulunmadığına işaret ederek, İskeçe Türk Azınlık Ortaokulu ve Lisesi’nin mevcut binasının yetersiz olmasına rağmen Yuan makamlarının yeni bina talebini görmezden geldiğini ve sorumluluğu birbirlerine attıklarını aktardı.
Batı Trakya Türk toplumuna mensup milletvekilleri ve önde gelen temsilcilerinin ana akım Yunan medyasında ciddi nefret söylemine maruz kaldığına işaret eden ABTTF, Türk milletvekillerinin sırf Batı Trakya’daki Türk kuruluşlarının etkinliklere katıldıkları için veya Türk toplumunun hakları korumak amacıyla parlamentodaki çalışmaları nedeniyle günah keçisi ilan edildiklerini, Türk toplumunun hak savunucuları hakkında asılsız ve karalayıcı haberlerin yayımlandığını dile getirdi.
ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun uluslararası antlaşmalar uyarınca dini özerkliğe sahip olduğunu hatırlatarak, Yunanistan’ın 1991 yılından beri Batı Trakya’da müftü veya müftü naipleri atayarak Türk toplumunun dini özerkliğini ihlal ettiğini, Türk toplumunun seçtiği müftüleri tanımadığını kaydetti. ABTTF, Batı Trakya Türk toplumunun tüm itirazlarına rağmen Ağustos 2022’de Yunan Parlamentosu’nda kabul edilen ve özerk müftülük makamlarının tümüyle Eğitim, Din İşleri ve Spor Bakanlığı’na bağlanarak olağan kamu dairelerine dönüştürülmesini öngören “Müftülüklerin Modernizasyonu Yasası” ile Türk toplumunun dini özerk yapısının daha da zayıflatıldığını kaydetti.
