“Artık benim için Miçotakis diye birisi yok”
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında toplanan kabine toplantısı sona erdi. Erdoğan,” Artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Kendisiyle böyle bir görüşme yapmayı asla kabul etmiyorum. Çünkü biz sözünde duracak, şahsiyetli, onurlu siyasetçiler ile yola gideriz. Bundan sonrasını Miçotakis kendisi düşünsün. Kimlerle görüşecekse, kimlere nasıl üsler kurduracaksa buyursun kurdursun; biz bize yeteriz” dedi.
Başbakan Kiryakos Miçotakis’in ABD Senatosu’nda yaptığı açıklamaları hatırlatan Erdoğan, ”Artık benim için Miçotakis diye biri yok. Bundan sonrasını kendisi düşünsün. Biz birbirimize yeteriz. ABD, Miçotakis’e bakarak kararını vermeyecektir” ifadelerini kullandı.
Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
“BENİM İÇİN MİÇOTAKİS DİYE BİRİSİ YOK“
“Biz bu yıl “Stratejik Konsey Toplantısı” yapacaktık. Artık benim için Miçotakis diye birisi yok. Kendisiyle böyle bir görüşme yapmayı asla kabul etmiyorum. Çünkü biz sözünde duracak, şahsiyetli, onurlu siyasetçiler ile yola gideriz. Bundan sonrasını Miçotakis kendisi düşünsün. Kimlerle görüşecekse, kimlere nasıl üsler kurduracaksa buyursun kurdursun; biz bize yeteriz.
F-16 konusunda da ABD herhalde Miçotakis’in ağzına bakarak karar vermeyecektir.
Kötü siciliyle her iki ülkede de hala devam eden Türkiye karşıtı yaklaşımları kabul edilemez bulduğumuzu ifade ettim. Daha dün, Stockholm sokaklarında PKK,YPG liderlerinin posterleriyle yürüyüş yaptılar. Ben şimdi sesleniyorum. Bak bana neler söyledin, buyur. Caddelerde teröristeler bağırarak yürüyor, senin polisin de koruyor.
Sadece orası mı? Almanya caddelerinde de bu tür gösterileri yapıyor. Alman polisinin koruması altında yapıyor. Ancak bizim vatandaşlarımızdan herhangi birisi bir yanlışlık yaptığı zaman yere bastırıyor ve dayanılmaz acılar çektiriyor. Bütün bu olaylardan sonra bizden bazıları hala barış dostluk.. Olmaz böyle bir dostluk. Siz ancak terör örgütleriyle kol kola yürüyorsunuz.
Biz işimizi biliyoruz. Atılması gereken adımları nasıl atacağımızı da biliyoruz. Dolayısıyla bu ülkelerin terör örgütlerine fiili ve siyasi destek vermekle Türkiye’den NATO üyeliğine evet demek arasında bir tercih yapmaları bunun da somut emarelerini ortaya koymaları gerektiğini söyledim.
Türkiye için, tehdit oluşturan terör örgütlerine her türlüğü desteği vererek, teröristleri koruyup kollayanlar, bize karşı sergiledikleri ciddiyetsiz ve kibirli tavırlarından vazgeçmelidir.
Somut uygulamalarda bu değişimi gördüğümüzde Türkiye olarak üzerimize düşeni yerine getireceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”