“Müftülüklerimizi modernleştirme iddiasıyla dini özerkliğimiz resmen ortadan kaldırılacak”
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, Batı Trakya’daki müftülüklerle ilgili yasalarda yapılacak değişikleri ön gören yasa teklifine tepki gösterdi.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “İskeçe Müftü’müz Ahmet Mete’nin ölümünün ardından Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı’nın müftülük makamlarının modernleştirilmesi iddiasıyla Meclis’e sunduğu yeni tasarı yine Batı Trakya Türk toplumunun dini alanda özerk olduğu gerçeğini hiçe sayarak hazırlanmıştır. Tasarının genel giriş kısmında ifade edildiği üzere 1913 Atina Antlaşması’nın artık geçerli olmadığı ve bunun Danıştay Kararı ile tespit edildiği ifade edilerek 1923 Lozan Antlaşması ile Atina Antlaşması’nın üstü örtülü bir biçimde iptal edildiği ileri sürülüyor. Bu tasarı Atina Antlaşması’na tamamıyla aykırı! 2019 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne olan itirazımızda ifade ettiğimiz üzere bu tasarı müftülüklerini dini özerkliklerini tamamıyla yok ediyor. Yeni tasarıda müftülüklerde devlet kontrolü bir adım daha ileri taşınarak müftülüklerin idari kadrosunda Yunanlı memurların çalışmasının da yolu açılıyor. Tasarı ile getirilen en önemli yenilik, artık müftülerin doğrudan devlet tarafından atanarak değil, adaylık başvurusu akabinde tasarı ile oluşturulacak olan Kurul tarafından sunulacak adaylardan bir tanesinin devlet tarafından atanacak olmasıdır. Bu yöntem, şeklen Türkiye’deki Patrik’in atanma şekline biraz da olsa benzerlik göstermesine rağmen özünde tamamen farklıdır. Çünkü Türkiye’deki adaylar Ortodoks Rum Azınlık’ın kendi seçtiği ve devletin herhangi bir yol ile üzerinde hakimiyeti olmadığı adaylar olmasına karşın Müftü adaylarını belirleyecek olan bahse konu Kurul üyelerinin tamamı devletin yasalarla görevlendirdiği devlete yakın isimlerden oluşacaktır, bu durumu önemle vurgulamak isterim. Bu tasarı ile Azınlık’ın kendi kaynakları ile yönettiği Müftülük kurumu tamamıyla ortadan kalkacak, müftülükler organizasyon yapısı ve işleyişleri itibarıyla devlet kontrolü ve yönetiminde devlet daireleri olacaktır. Bu tasarının toplumumuz tarafından kabul görmesi mümkün değildir, dini özerkliğimizi dikkate almadan hazırlanmış herhangi bir düzenleme bizim için yok hükmünde olacaktır.” açıklamasında bulundu.