BTTÖB’nin organizatörlüğünde ‘Çanakkale Savaşları ve Zaferleri Şiir Yarışması’ ödül töreni düzenlendi

Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği’nin (BTTÖB) organizatörlüğünde, ‘Çanakkale Savaşları ve Zaferleri’ temalı şiir yarışması ödül töreni düzenlendi.
Bugün (4 Nisan Cuma) Gümülcine’deki Batı Trakya Türk Öğretmenlir Birliği lokalinde düzenlenen ödül töreninde, dereceye giren öğrenciler ödül verildi.
Törene, Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Aykut Ünal ve eşi İlayda Ünal, Gümülcine Müftüsü İbrahim Şerif, Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB) Partisi Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği Başkanı Aydın Ahmet, Gümülcine Türk Gençler Birliği Başkanı Sedat Hasan, Batı Trakya Kültür ve Eğitim Şirketi Başkanı Hüseyin Bostancı ve Genel Müdür Pervin Hayrullah, Batı Trakya Camileri Din Görevliler Derneği Başkanı Erol Yoluç, Kozlukebir Belediye Başkanı Erdem Hüseyin, dereceye giren öğrenciler ve öğrenci velileri katıldı.
Tören, katılımcılara Çanakkale Savaşları ve Zaferleri ile ilgili videonun izletilmesi ile başladı. Ardından selamlama konuşmaları yapıldı.
İlk olarak BTTÖB Başkanı Aydın Ahmet söz alarak katılımcıları selamladı.
Başkan Ahmet konuşmasında şunları kaydetti:
“Birinci Dünya Savaşı’nın tarihi seyri içinde Çanakkale Savaşı, askeri, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel sonuçları itibariyle Türk ve Dünya tarihinde önemli bir yer işgal eder. İtilâf devletleri, Çanakkale Boğazı’nı geçip, boğazları ve İstanbul’u alarak, Osmanlı devletini çökertip savaş dışı bırakmayı; müttefiki Rusya’ya, boğazlar üzerinden silah ve cephane gönderip buradan gıda malzemesi sağlamayı, Almanya’nın Doğu’ya yayılmasını önleyerek iki ateş arasında bırakmayı planladılar. Ayrıca Mısır’daki etkinliğini güvenceye alıp Mezopotamya’ya dolayısıyla zengin petrol kaynaklarına sahip olmayı amaçladılar. Çanakkale Savaşı bir “meydan muharebesi” değildir, Çanakkale Boğazı’nın uzun ve dar yarımadası Gelibolu’da, yüz binlerce insanın göğüs göğüse, boğaz boğaza geldiği fakat Türk’ün anayurdunda kendi topraklarını korumak için mücadele ettiği meşru bir savunmadır. Türk askeri bu meşru savunmada iradesi, cesareti ve kahramanlığıyla adeta bir destan yazmıştır.
Çanakkale Savaşı, deniz ve kara savaşlarından oluşmaktadır. 18 Mart 1915’te Türk askerinin zaferiyle, deniz muharebeleri son bulmuş ve yaklaşık dokuz ay sürecek kara muharebeleri kısmı başlamıştır. 25 Nisan 1915’ten 9 Ocak 1916’ya kadar devam edecek olan kara muharebelerinde her iki taraf 250’şer bin askerini yitirmiştir. O tarihte aziz Milletimiz, yokluklar ve imkânsızlıklar içinde sarsılmaz inancı ve mücadelesi sonucu Zaferle sonuçlanan bu savaşta “Çanakkale Geçilmez” sözünü tarihe kazımıştır. Balkan Savaşı’nda büyük felaket yaşayan Türk Ordusu, Çanakkale zaferiyle küllerinden doğmuş ve gelecekte Millî Mücadele için gerekli ruhun var olduğunu göstermiştir. Eğer Çanakkale zaferle sonuçlanmasaydı, Millî Mücadele yolculuğu başlatılamaz, Türk İstiklal Savaşı yapılamazdı. «Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir» diyen yürekli ve akıllı komutan Mustafa Kemal Atatürk’ü, onun arkadaşlarını ve onun erlerini rahmetle ve minnetle yâd ediyoruz.
Ekalliyete düşmezden ve Yunanistan’a emanet edilmezden önce bizlerin koca bir imparatorluğun tebaası olduğumuzu. Yine bu imparatorluğu yıkmak için 1. Dünya Savaşı’nda emperyalist ülkelerin neredeyse tamamının Çanakkale’de üzerimize saldırdığını. Tüm olumsuzluklara rağmen bize karşı galip gelemediklerini ve büyük komutan Gazi Mustafa Kemal komutasındaki ordumuz sayesinde denizde ve karada büyük zafer elde ettiğimizi, İmparatorluğumuzun bayrağı göklerde dalgalanmaya devam etsin diye batırdığımız binlerce güneşler arasında Yanya’dan Dimetoka’ya nice atalarımızın olduğunu tüm çocuklarımızın öğrenmesi en doğal haklarıdır. Çocuklarımızın geçmişini bilmesi özgüvenlerinin gelişmesi için elzemdir. Tüm meslektaşlarımızın bu hususta tarihi bir sorumluluğu vardır. Bu sebeple başlattığımız şiir yarışması ile ilgilenen meslektaşlarımıza ve bu hususta çaba gösteren çocuklarımıza gönülden teşekkür ederiz. Beni sabırla dinleyen tüm katılımcılara saygılarımı sunarım.”
Daha sonra Türkiye’nin Gümülcine Başkonsolosu Aykut Ünal söz aldı.
Başkonsolos Ünal tüm katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasında şu görüşlere yer verdi:
“Dikkat ettiyseniz belgesel kısmında Türk Silahlı Kuvvetlerinde 57. Alayın olmadığından bahsediliyor. Birşey daha var aslında genelde yapılan ama bir istisna uygulanan deniz seferlerinde boğaz geçişleri. Çanakkale Şehitler Abidesi var biliyorsunuz. Çanakkele Boğazı’ndan geçen gemiler selamlama yaparlar. Gemi jurnalleri de genelde İstanbul Boğazı çıkıldı, Cebelitarık Boğazı çıkıldı veya geçildi diye kayıt düşerler. Çünkü denizcilik terminalojisinde böylerdir. Fakat, “Çanakkale Geçilmez” diyorsak biz bunu bu istisnai Çanakkale Boğazı için uygularız. Bugün kendi gemilerimiz şehitlere ve verilen mücadejeye saygı göstermek üzere “Çanakkele Geçilemez, “Çanakkale Şehitler Abidesi” selamlandı derler. Bugün de hala böyledir tüm gemilerimizin uyguladığı bir sistem. Biraz böyle tarih dersi vermek istedim ben de. Ama tarih dersinden sonra biraz da felsefeye girmek gerek aslında Çanakalle Kara Savaşları ve Deniz Şavaşları ile ilgili. Evet bir savunma savaşıydı. Belki makus tarihin dönmesine ve Kurtuluş Savaşı’na hazırlanmasına ön ayak olan muharebeydi. Ama bize değerler kazandırdı. Sürekli geri çekilen, sürekli savunmada olan aslında dağınık olan ordunun bir anlamda yeniden toparlanması gerektiğini bizler gösterdi Çanakkale Savaşı. O toparlanma hemen olmadı bir kaç sene sürdü sonra Kurtuluş Savaşı oldu ve zafer geldi. Bu gözüyle de bakmak lazım. Diğer yandan Çanakkale Savaşı’nın bizlere kazandırdıklarına tabiki birlik beraberliğin ötesinde bize bir kahramanı kazandırdı. Bir çok kahramanla birlikte silah arkadaşlarıyla birlikte Mustafa Kemal’den bahsediyorum. Mustafa Kemal’in bizlere neler öğrettiğini genç arkadaşlara aktarmak istiyorum komutanlığının ve öğretmenliğinin yanı sıra. Durum ne kadar karanlık olursa olsun, gelecekten hiç bir zaman umudun kesilmeyeceğini öğretti. Umudun mutluluk olduğunu belki de mutlulukların en büyüğü olduğunu öğretti. Kurtuluş, kuruluşu ve ilerleme gereği ortadayken gerçek hedefe odaklanmayı serseri kelebekler gibi kafada uçuşan kelebekleri fikirleri yakalamayı ve bunlar üzerinden harekete geçmeyi öğretti. Savaşta bir askerin bir külçe altından daha değerli olduğunu, askerin de nihayetinde insan olduğunu öğretti. Son olarak, altının gümüşün yapamayacağı gerçek kurtuluşu Türk gençlerinin yapacağını, gençlere her zaman güvenmemiz gerektiğini ve gençlerin her zaman mucizeler yaratabileceğini bizlere öğretti. Benim yapamayacağım yaptınız gençleri kastederek söylüyorum. Burada kalemim kuvvetlendi ama şiir kalemim hiç bir zaman kuvvetli değildi. Dolayısıyla bana şiir yarışmasına katılsana dendiği zaman kendi gençlik dönemimde sizin yaşlarda bunu şiddetle reddettim bunu da reddetmemim sebebi şiir yazmayı becerememden kaynaklıdır. Ben okuyucusuyum. Dolayısıyla sizleri tebrik ediyorum benim yapamadığım birşeyi yapıyorsunuz tebrikler.”
Programın devamında ilkokul, ortaokul ve lise öğrencileri kategorilerinde ilk üçe giren öğrenciler davet edildi. Öğrenciler şiirlerini tek tek okudular ardından hediyelerle ödüllendirildiler.
Daha sonra da yarışmaya katılan tüm öğrenciler sahneye davet edildi ve onlara da hediyeler verildi.
Programın son bölümünde katılımcılara mini bir konser sunuldu.
Tören, katılımcılara sunulan ikramlarla sona erdi.
Çanakkale Savaşları ve Zaferleri Şiir Yarışması Dereceleri
İLKOKUL KATEGORİSİ
1- Nisa Ahmet (Kozlukebir köyü)
2- Ata Rasim (Kırköy)
3- Semih Arif (Bekirköy)
ORTAOKUL KATEGORİSİ
1- Erva Coşkun (İskeçe Azınlık Ortaokulu)
2- İsra Kurt Hüseyin (Celal Bayar Azınlık Ortaokulu)
3- Safiye Bandak (İskeçe Azınlık Ortaokulu)
LİSE KATEGORİSİ
1- İrem İsmail (Celal Bayar Azınlık Lisesi)
2- Büşra Ahmet (Celal Bayar Azınlık Lisesi)
3- Ozan Hacı Hüseyin (İskeçe Azınlık Lisesi)




















